MİTSO, Tarihi Kentler Birliği Değerlendirme Toplantısına ev sahipliği yaptı

14 Temmuz 2009 Salı günü yapılan inceleme gezisinde çekilen fotoğraflardan oluşan slaytın gösterimi ile başlayan Değerlendirme Toplantısı’nda ilk konuşmayı Milas Belediye Başkanı Muhammet TOKAT yaptı.
Prof. Dr. Metin SÖZEN’e, Oktay EKİNCİ’ye ve hemşerimiz Hasan ÖZGEN’e teşekkür ederek konuşmasına başlayan Başkan TOKAT, “İki gün boyunca bir dizi çalışma içine girdik ve olumlu gelişmeler elde ettik. Yerel yönetim olarak, Milas’ın geçmişteki tarihi ihtişamına ulaşması, kendine ruh verilmesi ve kent kimliği kazanması konusunda azimliyiz. Buna ancak ortak akılla ulaşabiliriz. Ortak akıl burasıdır. Bu nedenle, bu ortak aklı, hep birlikte samimi bir şekilde ortaya koyarak, konuşmadan öteye geçmeliyiz. Dün yaptığımız gezi bize şu yararı sağladı. Masa başında değil, eserin veya bizzat tarihi alanın yanında, ona bakarak eksiğini ya da durumunu net olarak tartışarak, herkesin bilgisini aktarmasıyla verimli bir sonuca ulaşılıyormuş” dedi.
Vali ile yapılan görüşmede, Beçin’in kamulaştırma konusunda tam yetkiyi aldığını ve Milas için de olumlu sonuçlar elde edildiğini belirten Başkan TOKAT, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Vali Bey, restore çalışmasına Çöllüoğlu Hanı’ndan değil, Arasta’dan başlamamız konusunda fikir beyan etti. Kaleler düşerse şehirler, arasta düşerse yaşam düşer fikrinde yoğunlaştık. Yapmış olduğumuz görüşmeler bize gösterdi ki, bizler Muğla’dan önde ilerliyoruz. Bu anlamda bugün burada önceliğimizi tespit edip, kısa sürede projelerimizi hazırlayıp Vali Bey’in karşısına çıkmalıyız. Bu araştırma çalışmasının içerisinde, Hacı İlyas Meydanı’nı da ele almamız gerektiğini düşünüyorum. Çöllüoğlu ile ilgili çalışmamız da ötelenmedi. Bizim burada öncelikli olarak yapmamız gereken, Milas ile ilgili 5 önceliği seçerek, bunları bir sıraya koymaktır. Beçin ve Arasta ile ilgili yol aldık. Burada atölye çalışması gerekiyor. İçerisinde MİÇEV, ÇEKÜL, KUDEB, Milas Belediyesi ve TKB’nin de olduğu proje atölye çalışması yapmalıyız.
TKB ve ÇEKÜL bizlere bu kadar destek vermişken, ben ayrıca Milas’ta da bu duyarlılık oluşmuşken bu fırsatı kaçırmayalım diyorum. Hemen başlayıp, 2010 Haziran sonuna Arasta’yı bitirmeliyiz. Bu anlamda bütün katılımcılara, şimdiye kadar verdikleri katkı ve desteklerden dolayı teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum.” Değerlendirme Toplantısı’nda iki gün boyunca süren inceleme gezisi ve Milas’ın durumu hakkında konuşma yapan Prof. Dr. Metin SÖZEN, Milas Kaymakamı Şahin ASLAN, ÇEKÜL

Yönetim Kurulu Üyesi Hasan ÖZGEN ve Yüksek Mimar Oktay EKİNCİ ise sırasıyla şunları söyledi:

ÇEKÜL Vakfı ve Tarihi Kentler Birliği (TKB) Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Metin SÖZEN; “İki gün içerisine Milas’ın içini ve Muğla’yı sığdırdık. Öncelikli olarak, Beçin Kalesi’nin tahrip olan noktalarının onarılması için acil plan hazırlanması, alttan ve üstten çıkan eserlerin tasnif edilerek dünyaya duyurulması gerekiyor. Arkeolog ve diğer arkadaşlarımızın kentin altına ayrı bir önem vermesi konusunda düşünce çıkıyor ortaya. Milas’la, Beçin arasında ilişki kuracağız. Elimizdeki varlığımızın potansiyelini ölçerek, kamunun elinde ne kadar tarihi bina var görmek istiyoruz. Hadi Bey Konağı’nın kent müzesi olarak devreye sokulabilmesi için, Vali Bey’in desteğiyle, bir kent müzesi oluşturmak istiyoruz. Bunun için Kaymakam Bey ve Belediye Başkanı tarafından bir dosya hazırlanarak, Valiliğe sunulacaktır. Çöllüoğlu Hanı’nı ve projesini gördüm. Konaklamalı bir proje. Öncelikli olarak binayı ayağa kaldırmalıyız. Binayı, halkın göreceği diri bir hale getirmek istiyoruz.
Meydana girdik, Arasta’ya girdik. Basit bir tasarımla, esnafın da içerisinde olacağı gece dahi yaşayacak bir Arasta oluşturacağız. Bunların konuşma aşamasında kalmaması için en önemli nokta, sizlerin buradaki varlığınızdır. Buranın sahibi bizsek, talep edeceğiz. KUDEB, mimarlar ve diğer arkadaşlarımız ortak çalışacaklar. Elimizde, nitelikli demir bir kadro olacak. Projelerin kuruldan geçme seviyesinde, kurullara hazırlı giderek kolaylıkla projelerimizi kabul ettirmeliyiz.
Bu üç başlığımızı hayata geçirmek için, koyduğumuz takvim, 31 Aralık 2010 olacaktır. Bunun için Belediye ve Kaymakamlık acil olarak Kent Atölyesi oluşturmalıdır. Bu atölyede yetişecek elemanlar, şehrin restorasyonu için çalışacak. Milas’ın bütününe hitap eden ipuçları bulacağız.”
Milas Kaymakamı Şahin ASLAN; “Bana göre sözün bittiği yerdeyiz. Artık iş yapma zamanı geldi. İyi şeyler var, dün olduğumuz yerden farklı yerdeyiz. Ortak akıl ve vicdan olarak Milas’ta sesi kısılan ve üstü örtülen ataların, eserlerin herkes tarafından algılanır ve anlaşılır bir hale getireceğiz. Somut düşünmeyi pek sevmiyoruz ancak burada tarihin somut örnekleri önümüzde tunçtan heykel olarak durmaktadır. Büyük binalar yaparak medeni olunmuyor. Çok zengin coğrafyada, büyük bir zenginliğin taşıyıcısıyız. Hiçbir şey kaybetmiş değiliz. Eserlerin ömrü, insan ömrü gibi değildir. Tarih boyunca adı değişmemiş, ancak kendisi değişmiş Milas’ı değiştirmek için kollarımızı sıvadık.”
Yüksek Mimar Oktay EKİNCİ; “Ortak akla, ortak sorumluluğu da eklemek istiyorum. Çünkü ortak sorumluluk olmazsa, ortak akıl da olmaz. Herkes akıllı olabilir ancak ortak sorumluluk olmazsa, kent akıldan yoksun kalır.
MİTSO Yönetim Kurulu Başkanı Enver TUNA, benim eski arkadaşım. Türkiye’nin neresinde tarih konuşulurken, ön sırada oturan bir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı var? Olcay AKDENİZ, Nevzat Çağlar TÜFEKÇİ, Tolga ÇANDAR, Önder Gazetemiz, çalışkan bir Müzemiz, yüksekokulumuz, milletvekilimiz, turizmimiz var. Potansiyelimiz olağanüstü, ancak değerlendiremiyoruz. Beçin’in başımızın üzerinde yeri var, ancak Heraklia’yı da unutmayalım. Beçin-Milas-Heraklia. Bu üçü çok önemli, ayrım yapmayalım. Heraklia efsanevi, olağanüstü bir yerdir. Çöllüoğlu Han, sosyetik bir yer olsun istemiyoruz. Bütün zamanın okunabildiği haliyle, Arasta’yı bütünlemektedir. Arasta olmadan Çöllüoğlu, Çöllüoğlu olmadan Arasta olmaz. İkisi bir bütündür. İkisi arasında öncelik yoktur. İkisi etle tırnak gibidir. İkisini birlikte yaşatacak bir proje hazırlanmalıdır. En önemli yanı, Arasta’nın canlılığını Çöllüoğlu ile birlikte yaşatmalıyız. Burası tarihi bir kenttir. Tarihi kentlerde, büyük alışveriş merkezleri, kentin 50 metre dışındadır. Milas’ın geleneksel Arastasına rakip yaratmamalıyız. Yeni bir süpermarket açılmamalı, var olanlar da 1 yıl içerisinde kaldırılmalıdır. Aksi halde, Arasta’yı boyayarak, tenekeleri parlatarak canlandıramayız. Gerekli sosyo-ekonomik ve siyasi kararlar halktan yana kullanarak restorasyon yapmalıyız. Yaşayan, geleneklerin devam ettiği mekânlar istiyoruz.
Hacıilyas Meydanı, halkın yeridir. Milas’ta halkın, tarihi dokuyla gece gündüz buluşmasını sağlayacak tek yerdir. Böyle bir meydan bir daha oluşturulamaz. Orantısıyla, büyüklüğüyle, o kadar önemli bir mekân ki… Bütün bunlara ek olarak, benim nacizane bir önerim var. Aslanlı Ev, Milas’ın gururudur. Bu evin, eşi benzeri de yoktur. Efsane bir evdir. Şimdi baktığınızda, Aslanlı Evi bilen yok. Aslanlı Ev’in fotoğrafını oraya koyarak, ordan geçen insanların dikkatini çekelim. Sonra o fotoğrafı biraz daha büyütelim. En sonunda da, Aslanlı Evi yeniden Milas’a kazandırırız.”

ÇEKÜL Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Hasan ÖZGEN; “Milas’ta yapılacak iş çok, suçumuz da çok. Zamanı suçluları bulmak için kullanacaksak, bu işten vazgeçelim. Bu kente karşı suç işledik, şimdi özür dileme zamanı geldi. Ben anlatılanlardan farklı olarak belirtmeliyim ki, tarihimizi değil, insanımızı kurtaracağız. Kentler bitiyor. Aklımız, paramız, geleceğimiz, kentimiz rehinde. Hepimizi esir alan, başka güçler var. Telefonlar var, bankalar var, televizyonlar var. Bunlar yeni bir hayat olarak geldi ama biz bunları değerlendiremedik. Denetim altına alamadık. Küçük esnafımız, üreticimiz saldırı altında. Eve götürülen nafaka azalıyor. Arasta’dan ve Çöllüoğlu Hanı’ndan başlamanın esprisi budur. Milas’a yeni ekmek kapısı oluşturmamız gerekiyor. Milas’a yeni müşteriler, hayata yeni ortaklar bulmamız gerekiyor. Kontrolsüz bir süreç yaşıyoruz ve bu süreç bizim lehimize ilerlemiyor. Toplumlar çok hızlı el değiştiriyor ve biz bunları alkışlıyoruz.
Ben yapacağımız çalışmayı; insanımıza emek, kentimize estetik, halkımıza ise egemenlik olarak görüyorum. Bu işi ve birbirimizi seversek, başarıya ulaşabiliriz. Çok büyük projeler var. Belki, yeni bir Milas oluşturabiliriz. Arasta ve Çöllüoğlu ile birlikte 2010 İstanbul rüzgârından da yararlanarak, 2010’DA MİLAS YENİDEN KÜLTÜR BAŞKENTİ sloganıyla ayağa kalkabilir, alternatif oluşturabiliriz.”
Konukların da söz aldığı Değerlendirme Toplantısı’nda Koruma – Uygulama ve Denetim Bürosu (KUDEB) ve Muğla Üniversitesi Milas Sıtkı Koçman Meslek Yüksekokulu Öğr. Gör. Dr. Mona POŞAPUR hazırlamış oldukları sunum eşliğinde bilgilendirme yaptı. Değerlendirme Toplantısı’nın kapanış konuşmasını da yapan Başkan TOKAT, “Önce atölyeyi kuracağız ve bir an önce çalışmaya başlayacağız. Kurulla istişare halinde çalışılırsa, ileride kuruldan dönme gibi bir durumla karşılaşmayız. Madem, dünden itibaren başladık. Bir arkadaşımızın bu süreci günlük olarak tutması, nerden nereye geldiğimizi görmemiz açısından önemlidir” diyerek katılımcılara teşekkür etti ve davetlilerine iki günlük ziyaretleri anısına çeşitli armağanlar sundu.