Tüm Banka Kartlarını Kabul Kuralı Hakkında Üyelerimize Önemle Duyurulur
İlgi: Rekabet Kurumu 4. Daire Başkanlığının 07.01.2010 tarihli ve B.50.0.REK.0.08.00.00-1 10/57 sayılı yazısı.
Ülkemizde son yıllarda kredi kartı ve banka kartı gibi kartlı ödeme araçlarının kullanımında ciddi bir artış yaşanmış ve 2008 yılı verilerine göre ülkemizde kartlı ödeme sistemleri ile yapılan toplam harcamalar, 166 milyar TLyi aşarak GSYİHnin %17sinin üzerine çıkmıştır. Kredi ve banka kartı ile yapılan işlemlerin bu şekilde artması ve neredeyse dolaşımdaki paranın yerini almasıyla birlikte, kartlı ödeme sistemi piyasalarının etkin işleyişi ile toplumsal refah arasındaki korelasyon daha da güçlenmiştir. Diğer bir ifadeyle, günümüzde kartlı ödeme sistemi piyasalarında yaşanan olumlu veya olumsuz gelişmelerin toplumsal refah üzerindeki yansımaları, her zamankinden daha belirgin şekilde hissedilmeye başlanmıştır. Bu çerçevede, Rekabet Kurulunun 03.07.2008 tarih ve 08-43 sayılı toplantısında, bazı bankaların üye işyerleri ile yaptıkları sözleşmeler yoluyla getirdikleri, ihraç ettikleri tüm kartların kabul edilmesi yükümlülüğü (tüm kartları kabul kuralı) hakkında bilgi ve belge edinilmesini ve gerektiği takdirde 4054 sayılı Kanunun ilgili maddeleri kapsamında işlem yapılmasını teminen, Kanunun 27 inci maddesinin (a) bendi çerçevesinde sektör araştırması yapılmasına karar verilmiştir. Bu kapsamda, kartlı sistem kuruluşları olan Visa ve MasterCarddan, kartlı ödeme hizmetlerinde en yüksek pazar payına sahip 6 bankadan ve bu bankalarla üye işyeri sözleşmesi imzalayan çeşitli sektörlerdeki teşebbüslerden konu ile ilgili bilgiler ve görüşleri istenmiştir.
Elde edilen bilgiler neticesinde Kurum uzmanlarınca hazırlanan rapor 9.12.2009 tarih ve 09-58 sayılı Rekabet Kurulu toplantısında görüşülmüş ve bankaların üye işyerleri ile akdettiği dikey nitelikli sözleşmelerden kaynaklanan tüm kartları kabul kuralının, kredi kartları ve banka kartları pazarlarının etkin işleyişi açısından bir takım rekabetçi kaygılara yol açtığına ve anılan kaygıların giderilmesine yönelik olarak Visa ve Mastercarda; Türkiyede faaliyet gösteren bankalara, ilgili ticaret odalarına iletilmek üzere TOBBa, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonuna ve ilgili tüketici demeklerine görüş bildirilmesine karar verilmiştir. Bu çerçevede, Kurumumuzca yürütülen sektör araştırması sonucunda elde edilen bulgulardan Birliğinizce ilgili olabileceği düşünülenler aşağıda özetlenmiştir:
1) Bankalar, işyerlerine getirdikleri hangi logo altında ihraç edildiğine bakılmaksın kendilerince ihraç edilen bütün kartları kabul etme yükümlülüğünü 5464 sayılı Banka ve Kredi Kartları Kanununa ve Visa/MasterCardın evrensel kurallarından biri olan tüm kartları kabul kuralına dayandırmaktadırlar. Ancak bilindiği üzere kartlı ödeme hizmetlerini düzenleyen temel mevzuat olan 5464 sayılı Kanunun Kartın Kontrolü ve Kabulü başlıklı 17. maddesi Üye iş yerleri, kart hamillerinin yapmış oldukları mal ve hizmet alımlarının bedelini banka kartı ya da kredi kartı ile ödeme taleplerini kabul etmek zorundadır. Bu zorunluluk indirim dönemlerinde de geçerlidir. Üye işyerleri, kart ham ilinden kartın kullanılması dolayısıyla komisyon veya benzeri bir isim altında ilave bir ödemede bulunmasını isteyemez. Bu hükme aykırı davranılması halinde, üye işyeri anlaşması yapan kuruluşlar tarafından üye işyeri sözleşmesi feshedilir ve bir yıl süreyle yeni bir sözleşme yapılamaz şeklindedir. Söz konusu madde uyarınca üye işyerleri, müşterilerin kredi kartı ya da banka kartı ile yapacakları alışverişlerde bu kartları kabul etmek zorundadırlar. Ancak madde metninde tam olarak anlaşılamayan ve farklı uygulamalara yol açabilecek olan ve Rekabet Kurumunca yapılan araştırmaya esas teşkil eden durum ise üye işyerlerinin bu ödeme araçlarından yalnızca birini kabul etme imkanının olup olmadığı hususudur. Anılan hükmün nasıl anlaşılması gerektiği ile ilgili olarak Kanunun uygulanmasından sorumlu olan BDDK ile yapılan yazışma sonucunda, üye işyerleri ile bankalar arasında düzenlenecek sözleşmelere, sadece banka kartı ya da sadece kredi kartı kabulünün sağlanacağına dair hükümler konulabileceği gibi her ikisinin kabulüne ilişkin hükümlerin konulmasının da mümkün olduğu, 5464 sayılı Kanunun bu konuda bir kısıtlama getirmediği bilgisine ulaşılmıştır. Dolayısıyla yer verilen mevzuat hükmü ve düzenleyici kurum görüşü doğrultusunda, bankaların üye işyerleri ile yaptıkları sözleşmeler yoluyla, ihraç ettikleri bütün kartların işyerleri tarafından kabul edilmesini zorunlu tutmalarının 5464 sayılı Kanundan kaynaklanmadığı anlaşılmaktadır.
2) Visa ve MasterCardın kartlı ödeme sistemlerinin devamı ve ihraç ettikleri kartların evrensel kabulünü güvence altına almak amacıyla getirdikleri kurallardan biri tüm kartları kabul kuralıdır. Bu kurala göre, Visa/MasterCard markalı bir kredi kartının kabul edilmesi halinde diğer tüm Visa/MasterCard markalı kredi kartların kabul edilmesi; Visa Electron/Maestro markalı bir banka kartının kabul edilmesi halinde ise Visa Electron/Maestro markalı diğer tüm banka kartlarının kabul edilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan işyeri hangi banka tarafından ihraç edildiğine bakmaksızın, Visa veya MasterCard logolu bir kredi kartını kabul ettiğinde, aynı logoyu taşıyan diğer bütün kredi kartlarını kabul etmekle yükümlüdür. Aynı şekilde Electron/Maestro logolu bir banka kartını kabul ettiği zaman, söz konusu logolu diğer bütün banka kartlarını kabul etmek durumundadır. Ancak kuraldan açıkça anlaşılacağı gibi işyerleri sadece kredi kartını ya da sadece banka kartını kabul etmekte serbesttir.
3) İşyerlerinden gelen yazılardan bankaların kendileri bakımından daha az maliyetli olmasına rağmen banka kartından, daha maliyetli bir ürün olan kredi kartından aldıkları komisyona yakın bir komisyon aldıkları görülmektedir. Bu durumun başlıca sebeplerinden birisi, bankaların banka kartının kabulünü kredi kartına bağlayarak ürünlerine sağladıkları kabul güvencesidir. Dolayısıyla bankalar tüm kartları kabul kuralı sayesinde, daha ucuz ancak az tercih edilen bir ürün olan banka kartını, daha yüksek üye işyeri komisyonu ile kabul ettirebilme olanağına kavuşmaktadır.
4) İşyerlerinin banka kartının daha düşük maliyetli bir ürün olduğunu ve banka kartını kredi kartından bağımsız olarak kabul edebileceklerini bilmeleri, bankalar karşısında işyerlerinin pazarlık gücünü artırabilecektir. Bu şekilde daha düşük maliyetli bir ürün olan banka kartını gerçek değerine yakın komisyon bedelinden alma olanağına kavuşabileceklerdir.
Üyelerimize Duyurulur.